Vahdettin ve İngilizler
"TBMM, dini, ırkı, vatanı belirsiz ve karışık askerlerden ve öteki sınıflardan oluşan küçük bir şer zümresidir" ve "Beş-altı milyonluk Türk milleti bilgisiz ve gafildir!" diyordu Fatih'in torunu, tek hak dininin dünya üzerindeki en yüksek makamın sahibi Vahidettin bir mektubunda.
Oysaki bu sözün muhatabı Atatürk ve silah arkadaşları kurt...uluşu onun gibi İngiliz mandasında bulmuyordu.Atatürk ve silah arkadaşlarına göre tek kurtuluş yolu tam bağımsızlıktı.Cahil dediği anadolu halkı biliyordu haçlı ordularının yolunun yanlış yol olduğunu.Ananadolu halkı namusluydu mertti.
Mert anadolu halkı bağımsızlık aşkı ile yanarken padişahta boş durmuyordu o da birşeylerin peşindeydi seneler sonra yayınlanan İngiliz belgeleri bizlere neyin peşinde olduklarını çok güzel gösteriyor. Peşinde olduğu kurtuluş değil aksine Türk halkına karşı bir suikast planıymış.
Vahdettin'nin İngilizlere teklifleri;
16 Aralık 1919 Padişah İngilizlere elçisi Sami beyi göndermiştir. İngilizler görüşme sonunda oldukça şaşkındırlar ve İngilizler elçinin isteklerini kabul etmemiştir. Elçi aynen şu teklifte bulunmuştur;
Mümkün olan en kısa süre içersinde İngilizler tüm ülkenin yönetimine el koymalıdır.
30 Mart 1919 Bu sefer padişah Amiral Carltropa sadrazamını(Damat Ferit) gönderir
.
Padişahın önerisi;
İngiltere Sultanın egemenliğindeki asya ve avrupa topraklarımızdan gerekli gördüğü yerleri osmanlının bağımsızlığını korumak ve içerde huzuru sağlamak amacı ile 15 yıl süre ile işgal edecektir.
Ermenistan İngilterenin isteğine göre bağımsız yada özerk cumhuriyet olarak kurulacaktır.
Karadeniz ve boğazlardaki tüm tahkimat yıkılacak ve bu bölgeler ingilizler tarafından işgal edilecektir.
İngiltere dosluk göstergesi olalarak Osmanlı bakanlıklarına ingiliz müsteşarlar atanmasına rıza gösterecektir.
Her ilde bir ingiliz başkonsolasluğu(eyalet valisi) bulunacaktır ve bunlar 15 yıl boyunca danışmanlık yapacaktır.
Parlemento ve yerel seçimler ingiliz konsolosluğunun denetiminde yapılacaktır.
İngiltere gerek merkezde gerekse yerel yönetimlerde maliyeyi denetleme hakkına sahiptir.
Bu hükümler İngilizler tarafından kabul edilmemiştir.
8 Eylül 1919 bu hükümlere bir yenisi daha eklenmiştir bu hükme göre doğuda bir kürt devleti kurulacaktır.
Vahdettin'nin İngiliz mandasını desteklediği bir İngiliz belgesinde daha ortaya çıkıyor.Hatta desteklediği gibi henüz herhengi bir manda olmamasına karşın İngilizler'den emir aldığı bu belgede görünüyor.
Bu belge bir yalanı daha ortya çıkarıyor kendini dindar tarihçi olarak gören bazı tarihçiler hilafet İngilizlerin isteği doğrultusunda kaldırıldı diye senelerdir çırpınırlar.
Bu belge hilafetin İngilizler için kesinlikle kaldırılmaması gereken bir kurum olduğunu açıkça gösteriyor.İngilizlere göre hilafet milyonlarca müslümanı tek bir asker kullanmadan kontrol edebilecekleri bir kukla makamıdır.
İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Webb, İngiltere’deki bir dostuna 19 Ocak 1919’da gönderdiği bir mektupta :
"Görünürde memleketlerini işgal etmediğimiz halde valilerini tayin ediyor veya görevlerinden uzaklaştırıyoruz. Polislerini yönetiyor, basınlarını denetliyor, zindanlarına girerek Rum ve Ermeni tutukluları işlemiş oldukları suçlara aldırmadan özgür bırakıyoruz. Demiryollarını sıkça denetimimizde tutuyor ve istediğimiz herşeye el koyuyoruz. Politikamız süngünün keskin ucuna dayanıyor... Halife elimizin altında bulundukça İslam dünyası üzerinde ek bir denetim aracına sahibiz... Bildiğiniz gibi Padişah (Vahdettin) bizi buraya yerleştirmeyi diliyor." demiş.